Ramazan'ın 4. Günü

Selamun Aleyküm
Bugün ayda bir yaptığımız kitap tahlili vardı. Kitabımız Yusuf Karadavi’nin- Oruç Fıhkı. Sade anlaşılır anlatımıyla oruç için tam bir el kitabı niteliğindeydi.

Kitap tahlilinden sonra camide iftar açtık. İftar menümüz ise simit çorba su hurmaydı. 
İftarı yaptıktan sonra anladım ki bizim gözümüz açmış midemiz değil.

İftarı açtıktan bir 10 dakka sonra akşam namazı kılındı bir an kendimi Kabe’de gibi hissettim. Hiç gitmek nasip olmamış olsada.

İftardan sonra eve gelirken; araba konvoylarından , tezahüratlardan sonra Galatasaray’ın bir maçı kazanmış olduğunu anlamış oldum. 
Gerçekten maç , futbol, takım sevgisini anlayamıyorum. İnsanlar neden vakitlerini kendilerine hiçbir kâr getirmeyen işlerde öldürürlerki. 

Babam dahi futbol izlemez , böyle bir evde büyüdüm ben.