Düğün Davetiyesi |
Bahar geldiğine göre düğün mevsimini açmış bulunuyoruz , ellerde gezen davetiyeler , altın mı taksam yoksa çeyrek mi muhabbetleri hız kesmeden başlıyor .
Böyle bir zaman da bir davetiyeye denk geldim ki , ecdadımızla aramızdaki uçurum bu kadar mı büyüdü dedirtti bana.
Davetiyede gelinle damadın isimlerinin yanına fotoğrafları da konmuştu. Damat bey hiç kıskanmadı mı acaba , sayısız mahrem gözün, müstakbel eşinin yüzünde dolaşmasına ...
Çanakkale savaşında dedelerimiz ailelerine mektup yazdıklarında eşlerinin isimlerini kağıda yazmazlarmış mahrem birinin eline geçerde kıymetli eşinin o güzel ismi yabancı adamın ağzında dolaşmasın diye. Şimdi öyle mi , dedelerimiz bu halimizi görseler utanırlardı .
Size belki fazlasıyla ironik gelebilir ama , biz küçükken akıllı telefon veya dokunmatik telefon yoktu . Akıllı telefonların piyasaya sürülmesi , lise yıllarımın sonlarına tekamül eder bende . Kısacası biz küçükken telefonlara şifre koymak falan nedir bilinmezdi , bunun için babam telefon rehberine annemin ismini yazmaz , ilk sırada dursun diye de büyük harflerle “ A” yazardı . Olur da kötü niyetli biri telefonu eline alırda eşinin ismini , numarasını öğrenir diye .
Anlayacağımız incelikler kalmadı , artık bırakın insanın eşinin ismini kıskanması kendisini dahi kıskanmıyor . Sosyal medyalara birlikte gayri ahlaki çekilmiş fotoğraflarını koyup dedelerinin kemiklerini sızlatıyorlar .
Allah hepimize hidayet versin.
Selametle ...
Yorumlar
Yorum Gönder